Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Alevi Vakıflar Federasyonu (AVF), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV), Alevi Kültür Dernekleri (AKD), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) ve Avustralya Alevi Federasyonu, ortak yazılı açıklama yaparak, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un Şırnak Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen “Şırnak Sivil Toplum Buluşması” programında “… Bir öbür ittifak ise Anadolu topraklarını baştan aşağı zulümle inleten Şah İsmail’e karşı Yavuz Sultan Selim ile İdris-i Bitlisi’nin yapmış olduğu bir büyük ittifaktır. 1514’te Çaldıran’da o ittifakımız Anadolu’daki Müslüman toplulukların başının daha dik bir halde dolaşmasına, iyilik ve birlik içerisinde birlikte var olmasını sağlamıştır” halinde sözlerin yer aldığı konuşmasına reaksiyon gösterdi. Açıklama şöyle:
“ALEVİLER BARIŞIN KARŞISINDA OLMAZ”
“Aleviler Yol Erkânı gereği, dünya üzerindeki tüm canlıların hakkın yansıması olarak görür ve her millete tek nazarla bakmayı vurgular. Ömür hakkı inancının temel düsturudur. Bu düstur gereği Alevilerin barış ve kardeşlik telaffuzlarına uzak durması ya da takviye vermemesi düşünülemez. ‘Barış süreci’ yahut ‘çözüm süreci’ fark etmez, ismi ne olursa olsun, barışa giden hiçbir sürecin karşısında yer almaz, tersine dayanak olur, güç verir. Fakat, Barış süreci ve kardeşlik bağı denilen yeni devir Alevilerin katliam tarihini tanım ederek kurulamaz. Barış lakin Ülkede yaşayan tüm toplulukların, inançların ortak bir ömür mutabakatı ile olur.
“TEKÇİ ZİHNİYET”
AKP’nin duayeni ve ülkenin Meclis Liderinin zihninden dökülen bu cümleler, bir defa daha gösterdi ki; Türk İslam sentezli siyasal islam anlayışı ve bu anlayışın temsilcilerinin, hücrelerinde beslediği düşmanca his ve ümmetçi, gerici, tekçi bir zihniyet ile yürüyen bu süreç, ülkeyi kardeşlik bağına ve toplumsal bir barışa götüremez. Suriye’de AKP tarafından beslenen şeriatçı selefi HTŞ çetelerinin Alevilere uyguladığı soykırım bunun en net ispatıdır.
“BU AÇIKLAMA MÜNFERİT DEĞİL”
Numan Kurtulmuş’un bu sözleri Aleviler tarafından münferit bir açıklama olarak görülemez, ülke idaresinin ikinci sırasında yer alan Meclis Başkanı, bu açıklama ile AKP anlayışının Alevilere bakışını ortaya koymuştur. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, Alevi toplumu tarafından lanetlenen Yavuz Sultan Selim’e övgü dizmekle kalmamış, onun tarihteki Alevi soykırımını itiraf ederek onaylamış ve bu soykırımı kutsamıştır. Bu da yetmemiş Alevilerin tarih boyunca uğradığı en büyük ihanetlerden biri olan İdris-i Bitlisi’nin Yavuz ile girdiği hata iştirakini ve kirli ittifakını da legal göstermiştir. Alevilerin katliamını tanım ederek kurulan bu lisan ve bu zihniyet, AKP/MHP iktidarının makus niyetini ve sürece nasıl baktığının işaretidir. Bu anlayış herkes tarafından düzgün görülmeli ve süreci provoke etmeye yönelik bu cins çıkışlar engellenmelidir.
“ÖZÜR DİLEMELİ”
Yavuz Sultan Selim, Aleviler’i, Türkmen’leri, Araplar’ı ve Kürt’leri katliamlardan geçiren eli kanlı bir padişahtır. İdris-i Bitlisi ise bu katliamların işbirlikçisi bir haindir. Tarihi gerçekler bunlardır. Lakin, temel olan tarihten ders çıkarmak ve geleceği barış ve demokrasi ile inşa etmektir. Meclis Lideri Sayın Kurtulmuş’u kınıyoruz. Numan Kurtulmuş, Alevilerden derhal özür dilemeli ve bütün vazifelerinden istifa etmelidir. Alevilerin katliamından beslenen bir zihniyet Alevilerin de temsil edildiği bir Meclis’in Başkanı olamaz. Halkı, kin ve düşmanlığa sevk etmekten ötürü da yargılanmalıdır. Türkiye’de yaşayan tüm topluluklar ve inanç mensupları bilmelidir ki; Biz Aleviler, onurlu, kalıcı, samimi ve kapsamlı bir barış sürecinin yanında olmaya devam edeceğiz. Sorumluluk alacağız. Fakat, bu süreçte ırkçı, gerici, tekçi, inkarcı, imhacı, asimilasyoncu, soykırımcı anlayış, siyaset ve zihniyetlerle de çaba etmeye devam edeceğimizi, bu anlayışın tam karşısında duracağımızı kamuoyu ile bir sefer daha paylaşıyoruz. 72 Millete birebir nazarda bakmayanı kendimizden saymıyoruz.
Odatv.com
